ads


ESENLİK BİLDİRİSİ TAHLİLİ (tema,konu,edebi sanatlar,söyleyici,ahenk unsurları)ESENLİK BİLDİRİSİ TAHLİLİ, İSMET ÖZEL ESENLİK BİLDİRİSİ TAHLİLİ, İSMET ÖZEL ESENLİK BİLDİRİSİ TEMA KONU, ŞİİR TAHLİLLERİ,



Esenlik Bildirisi / İsmet Özel

Bir şehrin urgan satılan çarşıları kenevir
kandil geceleri bir şehrin buhur kokmuyorsa
yağmurdan sonra sokaklar ortadan kalkmıyorsa
o şehirden öcalmanın vakti gelmiş demektir

Duygular paketlenmiş, tecime elverişli
gövdede gökyüzünü kışkırtan şiir sahtedir
gazeteler tutuklamış dünya kelimesini
o dünyadan, o şiirden öcalmalı demektir

Ölüm gelir, ölüm duygusuna karşı saygısız
ve zekâ babacan tavrıyla tiksinti verir
söz yavan, kardeşlik şarkıları gayetle tıkız
öcalınmazsa çocuklar bile birden büyüyebilir

Yargı kesin: Acı duymak ruhun fiyakasıdır
kin, susturur insanı; adına çıdam denir
susulunca tutulan çetele simsiyahtır
o siyah öcalmakcasına gür ve bereketlidir

Vandal yürek! Görün ki alkışlanasın
ez bütün çiçekleri kendine canavar dedir
haksızlık et, haksız olduğun anlaşılsın
yaşamak bir sanrı değilse öcalınmak gerektir.

1973




ŞİİR TAHLİLİ İÇERİK İLE İLGİLİ GÖRÜŞLER

Poetik Görüşlerinden Hareketle İsmet Özel’in “Esenlik Bildirisi” Şiiri Üzerine Bir Değerlendirme Mehmet Zeki FIRAT *

Esenlik Bildirisi İsmet Özel’in 1973 yılında kaleme aldığı bir şiirdir. Özel, bu şiirinde özlemini duyduğu toplumsal yaşamın izini sürer. Kendi bakış açısından toplumda ‘olması gerekenler’i, şiir formunda bir bildiri ile okura aktarmaya çalışır. Şiirde Modern toplumun yapaylığını eleştirirken, şartlı cümlelerle de toplumda olması gereken asli değerleri ortaya koymaya çalışır. Modern toplumun mekânı olan şehir kimliğinden


Kendi hayatının farklı zamanlarında, çeşitli dünya görüşleri arasında keskin geçişler yapan İsmet Özel, hayatının her devresinde dıştan dayatılan yoz kapitalist değerlere, konformizme, karşı çıktığı görülür. Özel’in Marksist dünya görüşüne bağlı iken kaleme aldığı bu şiirinde de kapitalist dünya görüşünün insanlara dayattığı tek tipçi hayat anlayışı, yapaylık ve konformizmi açıkça eleştiri malzemesi haline getirmiştir. Modern kapitalist sistemin argümanları, çeşitli maskelerle insanlar arasında kendi varlığını sürdürür. Bunun bilincinde olan şair, insanların da bu bilince erişmesi hususunda çaba sarf eder




Bir şehrin urgan satılan çarşıları kenevir
kandil geceleri bir şehrin buhur kokmuyorsa
yağmurdan sonra sokaklar ortadan kalkmıyorsa

o şehirden öcalmanın vakti gelmiş demektir

Bu dizeler kapitalist dünya görüşünün bir eleştirisi olarak okunabilir. Kapitalist düzende, işçinin emeği sömürülür. Çiftçiden alınan hammadde ile fabrikada tek tip mal üretilir. Tüm yönleriyle olmasa da Marksist bir dünya görüşünü benimseyen Özel, kapitalist dünya görüşünün karşısında yer alır.



Duygular paketlenmiş, tecime elverişli
gövdede gökyüzünü kışkırtan şiir sahtedir
gazeteler tutuklamış dünya kelimesini

o dünyadan, o şiirden öcalmalı demektir

Bu dörtlük ilk dörtlüğün devamı gibidir. Cümlelerde şart eki olmamasına rağmen şartlı cümleler gibi okunabilir. Şayet bir şehirde insani duygular paketlenmiş ve ticarete elverişli bir meta haline getirilmişse o şehirden öç alınabilir. Modern kapitalist düzenin temel hedeflerinden biri olabildiğince kâr sağlamaktır. O nedenle yeterli oranda kâr sağlayan her şey bir ticaret aracına dönüşür.


Ölüm gelir, ölüm duygusuna karşı saygısız
ve zekâ babacan tavrıyla tiksinti verir
söz yavan, kardeşlik şarkıları gayetle tıkız

öcalınmazsa çocuklar bile birden büyüyebilir

Bu dörtlükte modern insanın, ölümü akılla kavrama ve ölüm duygusuna karşı saygısızlığı üçüncü dörtlükte dile getirilir:






Yargı kesin: Acı duymak ruhun fiyakasıdır
kin, susturur insanı; adına çıdam denir
susulunca tutulan çetele simsiyahtır

o siyah öcalmakcasına gür ve bereketlidir

Anlatıcı özne şiirin bu dörtlüğüne kadar çizdiği olumsuz durumdan kurtuluşu artık bir yargıya bağlar. Kendisinden emin cümleler kurar. Acı çekmenin ruhun süsü olduğunu söyler. Kinin insanı susturduğunu fakat bu susmanın adına sabır dendiğini söyler. Yaşanılan haksızlıklar karşısında susan insanın yaşamı kararır. Hayatında yaşadığı her şeyin üstüne siyah bir perde iner. Yani bir anlamda ölümü gerçekleşir. Hayat artık onun için renkli değildir, simsiyahtır. Siyah, bir anlamda da insanın gönlünü ve ruhunu karartan günahlardır. Bu nedenle birey günahlarla ölmemek için dayatılanlara başkaldırmalıdır:




Vandal yürek! Görün ki alkışlanasın
ez bütün çiçekleri kendine canavar dedir
haksızlık et, haksız olduğun anlaşılsın

yaşamak bir sanrı değilse öcalınmak gerektir.

“Vandal yürek!” şiirdeki vurucu imajlardan biri olarak değerlendirilebilir. Bu vurucu imajla Modernizm ve ona ait değerler kast edilmiştir. Özel, eski kültürel değerleri ve insani özü yakıp yıkan, bunların kıymetini bilmeyen modernizmin “her yerdeliğini” ve kimliğinin belirlenemezliğinden yakınmaktadır. Özel, karşı olduğu ve insanı yozlaştıran, kimliksizleştiren modernizme ait unsurları “vandal yürek” imajıyla eleştirmiştir

Post a Comment

Daha yeni Daha eski

Subscribe Us

INNER POST ADS